Asa bir çobanın elindeyken basit bir araçtır. Hayvanları güderken, kullandığı bir sopadan başka bir şey değildir. Yaşlılar ise yürürken, destek almak için kullanır. Bu açıdan bakıldığında bir ihtiyarlık sembolü olarak bile düşünülebilir. Fakat bir büyücünün elindeki asa bir sihir unsuru hâline gelir. Bir hükümdârın asası ise güç ve otorite simgesidir.
Budistler için asa hem bir savunma aracı hem de şeytan ve cinleri uzaklaştıran unsurdur. Ayrıca varlıkları kötülüklere karşı koruyan, ruhları cehennemden uzaklaştıran ve ejderleri ehlileştiren gücün simgesidir. Şamanist inanç sisteminde ise Şamanın yükselişinin sembolüdür.
Tevrat’ta Hz. Musa’nın asasıyla ilgili bir hayli mucize bulunmaktadır. Meselâ asası yılana dönüşür, sonra yeniden eski hâlini alır. Ayrıca, Hz. Musa’nın susuzluktan kıvranan İsrailoğulları için asasını kayaya vurmasıyla birlikte kayadan sular çıkar. Hz. Musa’nın asasını gökyüzüne doğru uzatmasıyla birlikte Mısır bölgesine dolu yağması bir başka mucizedir. Hz. Musa, İsrailoğullarıyla birlikte denizi geçerken asasını denize uzatır ve deniz ikiye ayrılır. Tevrat’ta Hz. Harun’un asasından da söz edilir. Yahudilik’te asa bir hükümdarlık sembolüdür.
Toparlamak gerekirse, asanın iki işlevi olduğunu söyleyebiliriz: Bunlardan birincisi dinî ve sihrî boyutudur. İkincisi ise kudret ve salâhiyet sembolü oluşudur.